Sağlık Meslek Odaları Koordinasyonu Basın Açıklaması
Et İthalatı Ülke Hayvancılığı ve Toplum Sağlığı İçin Tehdittir
Kurban Bayramı öncesinde et fiyatları ve hayvancılıkta yaşanmakta olan kaos uyarıcı olmalıdır.
Yıllardır süregelen yanlış hayvancılık politikalarına eklenen ithalat izni, hayvancılık sektörünü ve üretimini olumsuz etkileyecek, zaten yetersiz olan hayvan sayımızı daha da azaltacak, gelecekte belki de kurbanlık hayvan bile bulunamayacak hale getirecektir.
Üreticiler, meslek odaları ve ilgili bütün kesimler tarafından yapılan uyarılara karşın, canlı hayvanla başlayan ithalat, giderek karkas, donmuş karkas eti, süt ve süt ürünlerine ve nihayet kurbanlık ithalatına kadar gitmiştir. Alınan bütün önlemlere rağmen et fiyatları hala düşmemiştir. Dahası alt yapı eksikliği ve yeterli denetime tabi tutulmadan tüketime sunulan ithal etler, toplum sağlığı açısından ciddi bir risk haline gelmiştir. Nitekim ithalat yapılan AB ülkesi olan Hollanda da kısa süre önce deli dana hastalığının tespit edilmesi bu kaygımızı desteklemektedir.
Diğer taraftan kişi başına tüketilen et miktarının oldukça düşük olduğu ülkemi7de, birçok vatandaşımızın kurban bayramında ucuz ve bol et tüketme umudu, fiyatların yükselmesiyle birlikte başka BAYRAMA kalmıştır. İthal edilen ürünlerin büyük bir kısmı vatandaşın sofrasına değil sucuk, salam gibi pahalı ürünlerin yapımında kullanılmak üzere et sanayinde faaliyet gösteren işletmelere gitmektedir.
Değişen dünyada insanoğlu için, geçmişte var olan, bugün yaşanarr ve gelecekte de hissedilecek önemli ve değişmez sorunların başında yeterli ve dengeli beslenme gelmektedir. 21. yüzyıl bilgi toplumunda gelişmiş ülkeler, ulusal üretimde istikrarı sağlamak amacıyla, hayvansal üretimi daha akılcı ve ekonomik politikalarla desteklemektedirler.
Ülkemizde ise günü kurtarmak adına yapılan bu türden girişimler hayvancılığımızı giderek daha da zora sokacak, önümüzdeki yıllarda ürün fiyatlarını katlayacaktır. Bunu tahmin etmek için geçmişte yaşanan tecrübeleri hatırlamak yeterlidir. Eğer et ve canlı hayvan ithalatı sadece ticari bir kaygıyla yapılıyorsa bilinmelidir ki "hiçbir ticari kar insan sağlığından önemli olamaz".
Kırmızı et sorunu sadece üretim, maliyet, fiyat gibi ekonomik parametreler bağlamında tartışılacak bir konu değil, tam tersine insanların özellikle de çocukların fiziksel, beyinsel gelişimlerini de içeren ve Türkiye'nin geleceğini yakından ilgilendiren çok önemli bir toplumsal sorundur.
Yetkililer, zaman kaybetmeden hayvancılık politikalarını gözden geçirmeli, hayvansal ürünlere uygulanacak desteklemeleri üretimi karlı ve verimli bir yapıya dönüştürecek, ürün kalite ve standardını yükseltecek şekilde düzenlemelidirler. Uygulanacak desteklemeler aynı zamanda nihai ürünlerin piyasa fiyatlarına etki edecek, üretici güçlenecek, istihdam artacak, köyden kente göç azalacak, dolayısıyla tüm topluma fayda sağlayacaktır.
Sağlık Meslek Odaları olarak, önümüzdeki günlerde yaşayacağımız Kurban bayramının, halkımızın sağlığını olumsuz etkilememesi için alınması gereken önlemlerle ilgili öngörü ve önerilerimizi halkımızla paylaşmak istiyoruz.
Kurban Bayramı, toplum sağlığı, hayvan sağlığı, hayvan hakları ve refahı, gıda güvenliği, çevre, ekonomi ve tüketim boyutu olan oldukça kompleks bir yapı gösterir.
Bu nedenle içinde veteriner hekimlerin görev aldığı kurumlar başta olmak üzere, diğer Kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin beraber oluşturacağı politikalarla sağlıklı bir şekilde yürütülebilir.
Ülkemizde kurban bayramında her yıl 2-2.5 milyon, İstanbul'da ise 200-250 bin hayvan 3 gün içinde kesilmektedir. Kurban bayramı ile artan hayvan hareketleri, hayvanlarda görülen hastalıkların yayılmasını kolaylaştırıp, hızlandırmakta ve zoonoz hastalıkların insanlara bulaşma riskini artırmaktadır. Kurbanlık hayvanların kesimi ve açığa çıkan atıklardan dolayı çevre kirliliği meydana gelmekte veteriner hekim kontrolü olmadan ve izin verilen alanların dışında yapılan kesimler, bulaşma riskini arttırmaktadır. Çağımızda bilinen ve hayvanlardan insanlara geçen 250 den fazla hastalık bulunmaktadır. Dikkatsizlik ve kontrolsüz kesim hayvan hastalıklarının yayılmasına ve hayvandan insanlara hastalıkların bulaşmasına neden olmaktadır.
Açıkladığımız bu risklerin ortadan kaldırılması için bayram öncesi ve sırasında alınması gereken önlemler;
Hayvanların taşınması sırasında hayvan refahına uygun hareket edilmeli, hayvanlar strese girmeyecek şekilde nakledilmelidirler. Kesim öncesi kurbanlık hayvanları strese sokacak kötü muamelelerden ve hareketlerden kesinlikle kaçınmalıdır. Kesimden önce stres faktörlerine maruz kalmış, yorgun hayvanlardan elde edilen etler uzun ömürlü olmayacaktır.
Kurbanlıklar; Veteriner hekim denetimi olan ruhsatlı satış yerlerinden kayıtlı ve sağlık raporu olanlar arasından seçilmelidir. Uygun olmayan yerlerin faaliyet göstermesi yetkili kurumlarca engellenmelidir.
Yardım kuruluşları tarafından organize edilen toplu kesimlerde Veteriner hekim kontrolü mutlaka yapılmalıdır. Dahası bu kesimlerin yapılıp yapılmadığı da araştırılmalıdır.
Kesimler modern resmi ve özel kesimhanelerde yapılmalı, toplu kesim yerlerinde atık yönetimi etkili şekilde gerçekleştirilmelidir.
Kesimler üç güne dağıtılarak denetim zafiyetine fırsat verilmemeli, uygunsuz yerlerde kurban kesiminin önüne geçilmeli, ehil olmayanların kesim yapmasına ağır yaptırımlar uygulanmalıdır.
Kurban eti uygun ortamlarda saklanmalı, uzun sürede tüketilecekse mutlaka dondurulmalıdır. Gıda maddesi olarak tüketilemeyen kemik, kan, deri, kıllar boynuz, tırnak gibi kısımlar, işkembe ve bağırsak içerikleri ile bozuk ve yenmeyen organ ve organ kısımları, çevreye atılmamalı, akarsulara ve kanalizasyonlara dökülmemeli, belediyelerin atık toplama araçlarına verilmeli ve ya üzerine kireç tozu dökülerek derin çukurlara gömülmelidir.
Kesimden sonra taşıma araçları kesim ve parçalama aletleri ve kesim alanı uygun bir dezenfektanla, dezenfektan bulunmayan durumda ise çamaşır suyundan hazırlanacak bir solüsyonla temizlenmelidir.
Gerek kurban bayramlarında gerekse mezbahalarda kesim için acısız metot kullanılmalı, çocuklarımızı derinden etkileyen dehşet verici görüntülerin önüne geçilmelidir. Basın yayın organları bu konuda dikkatli olmalı, çocuklarda kalıcı travmaya neden olabilecek görüntüler yayınlanmamalıdır.
Kurban Bayramında gerekli önlemlerin alınması Devletin ve Yerel Yönetimlerin temel görevleridir. Kamu acil olarak; kısa, orta ve uzun vadeli planlamayı yapmalı; Veteriner hekim denetiminde asgari teknik ve hijyenik koşulları sağlanmış kurbanlık hayvan satış ve kesim yerlerinde sağlıklı bayramlar geçirilmesi için gerekli önlemleri almalıdır. Saygılarımızla
İstanbul Veteriner Hekimler Odası
İstanbul Tabip Odası
İstanbul Eczacılar Odası
İstanbul Diş Hekimleri Odası