2022 Sevinç Özgüner İnsan Hakları Barış ve Demokrasi Ödülü, Şenyaşar Ailesi ve Boğaziçi Direnişi Bileşenleri’ne Verildi.
23 Mayıs 1980 tarihinde Mecidiyeköy'deki evinde, demokrasi düşmanı katiller tarafından öldürülen barış ve demokrasi savaşçısı, TTB Merkez Konseyi üyesi Dişhekimi Sevinç Özgüner’in anısını yaşatmak, insan hakları, barış ve demokrasi alanında çalışma yapanları onurlandırmak ve bu alanlarda yapılacak yeni çalışmaları teşvik etmek amacıyla İstanbul Tabip Odası tarafından düzenlenen, Dişhekimi Sevinç Özgüner İnsan Hakları, Barış Ve Demokrasi Ödülü’nün 2022 yılı sahipleri, Şenyaşar Ailesi ve Boğaziçi Direnişi Bileşenleri oldu.
İstanbul Tabip Odası tarafından düzenlenen törene, İstanbul Dişhekimleri Odasını temsilen Genel Sekreter Fatma İnci Balpetek katılmış ve bir konuşma yapmıştır. Balpetek yaptığı konuşmada;
"Dostlar merhaba,
Ben, 2010 yılında, İstanbul Dişhekimleri Odası, yönetim kurulu üyesi olarak, Sevinç Özgüner adına verilen bu ödülün jürisinde yer almıştım. Bu süreçte, Sevinç ablanın davası ile ilgili epey bilgi sahibi oldum. Kızı Alev Özgüner, 2000 yılında, dava üzerinden 20 yıl geçtikten sonra dava zaman aşımından düşünce, annesinin katilleri yakalanmadığı ve adaletin sağlanması doğrultusunda görevini layıkıyle yerine getirmediği için, İçişleri Bakanlığı aleyhine, manevi tazminat davası açtı. Bu davanın da üzerinden 20 yıl geçti Bu dava da, bir takım karanlık koridorlarda kaybedildi. Aradan 42 yıl geçmiş, 2010’dan beri katılabildiğim kadar, gelip Sevinç ablayı andım bu toplantılarda. Bu ödülün, terörle mücadele kanunu mağduru çocuklar için mücadele eden aktivistlere; Manisa'da, emniyette işkence gören liseli gençler davasında, geliştirdiği kemik sintigrafisi yöntemiyle, işkenceyi kanıtlayan çalışmaları nedeniyle Veli Lök hocamıza, güneydoğuda yaşanan şiddet ortamında iki evladını ve eşini kaybetmiş Mardinli bir anneye verildiğini hatırlıyorum. 12 yılda geriye dönüp baktığımızda, ne kadar yol aldığımıza düşünüyorum. 1980’de demokrasi kurşunlanmıştır. O yıllarda, Sevinç abladan başka kayıplarımız da oldu. O günden bugüne baktığımızda, Türkiye'de, demokrasi anlamında iyi bir yerde olmadığımızı biliyoruz. Ama bütün bunlar bizi vazgeçirmiyor. Ne kadar sürecekse sürecek; bir gün, demokrasi ve adalet, bu topraklara da gelecek. Buna inanıyorum. O yüzden, bugün burada olmak çok anlamlı. Hepinize teşekkür ederim." dedi.